Sunday, September 25, 2022

tomris.

dili bilmesek bile anlıyoruz, çünkü akdeniz'in ortak dili bu. "dizboyu papatyalar," anlamına da gelebilir, "daha yığınla çocuk var doğurulacak, yığınla çocuk bezi, don, erkek çorabı var yıkanacak," anlamına da. "seni seviyorum, hadi hoşça kal, bir gün o kıyı kahvesinde yanına çöküp dostça iki kadeh içebilme isteğim baskın geliyor," anlamına da...

Friday, August 26, 2022

1029.

 when everything goes wrong, perhaps it's setting itself right.

Saturday, February 26, 2022

exit wounds.

"yardım edilecek pek bi'şey yok beybi" dedi, "en fazla yedi sekiz koli ve gitarlar". ince belli çay bardağına attığı iki koca küp şekeri karıştırmaya devam etti.

"teoman şarkı sözü gibi konuştuğunun farkında mısın?"

"duj."

dünya üzerinde bir tek bu boktan pasajın içinde otururken çay içtiğimizi fark ettim. az ileride kitap tezgahının üzerindeki güneş alan küçücük noktada uyuyan üç renkli kedi gözlerini açıp yüzüme birkaç saniye dik dik baktıktan sonra ağzını sonsuzluğa kadar açarak esnedi ve kendine daha sıkı sarılarak uyumaya devam etti.

arabayı altı katlı binanın giriş kapısının önüne park ettim. 

"kolilerin hepsini asansöre yükleyip tek seferde indiririm, sonra da çıkar gitarları alırım, çok uzun sürmez" diyerek indi arabadan. neden yukarı gelmemi istemediğini biliyordum. gülümsedim. 

"acele etme."

kontağı kapatınca ses sisteminin bluetooth bağlantısı koptu ve aşırı yüksek sesle radyo kanalı açıldı. panik halinde radyonun sesini kısıp telefonumu yeniden bağladım. passover, joy division kaldığı yerden çalmaya devam etti. 


hava tam olarak aydınlanmadan hemen önce evden çıkıp kulaklıklarımı taktım. öğlene doğru iki haneli sayılara yaklaşacak olan hava sıcaklığı o anda sıfırın altındaydı. "koşu için elverişsiz hava yoktur, kötü ekipman vardır" diye içimden geçirerek ilk gördüğüm playlist'i açıp shuffle'a bastım ve yola koyuldum. 

birbiri ardına gelen blokları geçip şehri ikiye ayıran geniş bulvarın sınırına geldiğimde başlayan şarkıyla beraber hızlanan düşüncelerim vücudumu yavaşlattı. böyle zamanlarda hep yaptığım gibi onlarca, yüzlerce görüntüyü hızla taradım zihnimde. bar sandalyeleri, kalabalık caddeler, yorgun sabah kahvaltıları, çay bardakları... ve şarkıların içine hapsettiğim diğer her şey.

unutmak üzere olduğum bir fotoğrafı tekrar görmek gibi bazen müzik dinlemek. üç renkli kedinin uyuduğu o küçücük nokta gibi sıcak. 

Monday, February 7, 2022

exit music.

spotify kitlelere açıldığında ben ilk günden üyelik alan çok hevesli kesimdendim. sınırsız streaming, veri bazlı müzik önerileri, iyi çalışan bir arayüz... insan daha ne ister. ama maalesef spotify ile ilişkim başladığı kadar iyi gitmedi. 

aradan geçen aşağı yukarı bu 10 sene içinde algoritmasında doğru dürüst pek bir gelişme olmadığı gibi neredeyse hiçbir zaman yeni müzik keşfetme konusunda önemli bir yardım alamadım spotify'dan. benim geçmiş verilerimden tamamen bağımsız, lokasyon bazlı öneriler yapmaya devam etti. veriye dayalı önerilerde de genre'nın en bilinen örneklerini karşıma getirmeye devam etti, daha fazlasını değil. 

başarısız öneri algoritması bir yana, spotify ile olan 10 yıllık beraberliğimizin ortalarına doğru albüm dinleyen bir insan olmaktan çıkıp, playlist dinleyen bir insan olmaya başladığımı ve tabii ki sadece spotify değil tüm platformların kitleleri buraya yönlendirdiğini üzülerek fark ettim. plaklarımın da yardımıyla ben albümlerime geri döndüm, ama dünya playlist dinlemeye devam etti. 

arada sırada youtube music, apple music gibi alternatifleri denedim. onlar da bazı açılardan daha iyiyken bazı açılardan daha kötüydü. kariyer geçmişim öyle demiyor olsa da kişisel bir satın alma tercih yapacaksam küçük şirketi dünya devine tercih etmeye daha çok eğilimliyim, sonuçta spotify'ı bırakıp başka bir streaming platformuna geçmedim hiçbir zaman.

neyse konuyu şuraya getireceğim: başka hiçbir platform bugüne kadar last.fm'in müzik zevkime yaptığı katkıyı yapmayı başaramadı maalesef. yakın geçmişte aldığım bir kararla last.fm'e geri döndüm. yine spotify'da müzik dinlemeye devam ediyorum, fakat geçmişin tozlu sayfalarını karıştırıp last.fm hesabımı tekrar açmayı başardım ve arada oturum açıp orada yeni müzik keşfetmeye, başkalarının bu aralar dinlediği şeylere göz atmaya çalışıyorum. geçmişte müzik zevkime en çok katkıda bulunan insanların da hala last.fm kullandığını görmek ayrıca bir mutluluk kaynağı oldu. keep on scrobbling.